T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
ANKARA / SİNCAN - Erkunt Mesleki Eğitim Merkezi

21. Yüz Yıl Eğitimi için Müfredatın Yeniden Tasarlanması

21. Yüz Yıl Becerileri



21.   yüzyılda insanlık, toplumsal alanda (iklim değişikliği, mali istikrarsızlık), ekonomik alanda (küreselleşme, inovasyon) ve kişisel düzeyde (istihdam edilebilirlik, mutluluk) birçok önemli zorlukla yüzleşmektedir. Teknolojinin üssel hızla gelişmesi, otomasyon ve işlerin ülke dışına gönderilmesi ile bu zorlukları hızla katlayarak, toplumsal düzeyde karışıklığa yol açmaktadır. Eğitim, Endüstri Devrimi'nde olduğu gibi, teknolojik ilerlemelerin gerisinde kalmaktadır.

 

              Müfredat üzerinde yapılan son önemli değişiklikler 1800'lü yılların sonlarına doğru, toplumsal ve beşeri sermaye ihtiyaçlarının aniden büyümesine cevap olarak ortaya çıkmıştır. 21. Yüzyıl dünyasının geçmişe benzerliğinin çok az olmasından dolayı, eğitim müfredatının derinlik ve çok yönlülüğü öne çıkaran bir şekilde tekrardan tasarlanması için geç kalınmıştır. Dünya çapında müfredatlar sık sık değiştirilmiştir. Elbette bu değişiklikler bazen de büyük ölçüde olmuştur fakat bu müfredat değişiklikleri eğitimin tüm boyutları olan Bilgi, Beceri, Karakter ve Meta-Öğrenme ögeleri için derin olarak yeniden tasarlanmamıştır. 21. yüzyıl ihtiyaçlarına adapte olmak, her bir boyutun ve etkileşimlerinin yeniden gözden geçirilmesi anlamına gelmektedir;

       Bilgi - Bildiğimiz ve anladığımızdır.

 

Bilgi, müfredat ve içeriğe geleneksel bakışta en çok vurgulanan boyut olmasına rağmen, müfredatta yapılan değişiklikler, zaman içerisinde elde edilen kolektif bilgi miktarındaki artışı takip etme konusunda başarılı olamamıştır. Ayrıca, mevcut müfredat çoğu zaman, ne öğrencilerin ihtiyaçlarıyla ne de sosyal ve ekonomik gereksinimler ile ilgili olmuştur. Bu nedenle, öğretilenlerin önemini ve uygulanabilirliğini yeniden düşünmeye ve aynı zamanda teori ve pratik arasında daha iyi bir denge sağlamaya büyük bir ihtiyaç duyulmuştur.

 

Matematik, fen, yerli ve yabancı diller, sosyal bilgiler, sanat gibi geleneksel disiplinler elbette çok önemlidir. Daha uygun odak alanlarına izin verebilmek için nelerin miktarının azaltılması gerektiği konusunda (örneğin, matematikte daha çok istatistik & olasılık ve daha az trigonometri gibi) ve diğer üç boyut olan beceri, karakter ve meta-öğrenmeyi geliştiren üzerine eklenen derinlik konularında zor seçimler yapılmalıdır. Mevcut ve gelecekteki taleplere cevap veren teknoloji ve mühendislik, medya, girişimcilik ve iş, kişisel finans, sağlık, sosyal sistemler gibi modern disiplinler müfredatın yardımcı veya isteğe bağlı aktiviteleri değil de normal parçaları olmalıdırlar.

       Disiplinler arasılık, geleneksel ve modern disiplinler arasında kuvvetli bir bağlayıcı mekanizmadır ve onun gerektirdiği uygulamalar, beceri, karakter ve meta-öğrenme boyutlarını etkileme ve bunun yanı sıra transferi arttırma potansiyeline sahiptir. Disiplinler

       arası bilgiye yaklaşımlar öğrencilerin kavramlar arasında bağlantılar kurmasına yardımcı olarak derin öğrenmeyi kolaylaşmaktadır.

       Küresel okuryazarlık, çevreci okuryazarlık, bilgi okuryazarlığı, dijital okuryazarlık, sistematik düşünce ve tasarım düşüncesi gibi günümüzün önemli temaları, hem modern hem de geleneksel bilgi disiplinleri ile beraber işlenmelidir.

       Bu zorlu yeniden tasarım kararlarını almak için, her disiplinin aşağıda (matematiği örnek olarak hazırlanan) özetlenen üç alanı hesaba katmaya ihtiyacı vardır;

       (1)     Sıklıkla diğer disiplinlere aktarılabilen kavramlar (ör; değişim oranı) ve meta-kavramlar (ör; ıspat),

 

(2)     Süreçler (ör; bir soruyu matematiksel olarak formüle eder), yöntemler (orantılı düşünme) & aletler (ör; çarpım tabloları)

 

(3)   Dallar (ör. ayrık matematik), genel konular (ör; oyun teorisi) ve spesifik konular (ör; mahkumun ikilemi).

       Her disiplin için değerli üç kaynak vardır:

 

•  Pratik - Öğrencilerin günlük yaşamlarında ihtiyaç duyacakları ve birçokları için gelecekte öngörülen işler; bu husus yukarıda sunulan kavramlar aracılığıyla vurgulanmalıdır.

        •  Bilişsel – 'Eğer doğru yapılırsa' her bir disiplinin incelenmesi beceri, karakter ve meta öğrenimi artırabilir. Genellikle bu varsayım, müfredatın disiplinlere odaklanması konusunda sistemin itici gücüdür (matematiğin kritik düşünceyi geliştirmesi fikri gibi). Farklı disiplinler ve yeterlilikler için bu temel öğrenme modelinin deneysel olarak incelenmesi ve müfredatın buna göre düzenlenmesi gerekir.

        •  Duygusal - Bir disiplinin hem doğal güzelliği hem de dünyayı anlamaya yardımcı olma gücü vardır. Bu, insan türünün bir başarısı olarak vurgulanmalı ve öğrenciler için motivasyon kaynağı olarak kullanılmalıdır. Bir disiplinin güzelliğinin ancak pratik ve bilişsel yönleri işlendikten sonra öğretilebileceği fikrinden kaçınılmalıdır, bu üç (pratik, bilişsel ve duygusal) yön de tüm okul hayatı boyunca eşzamanlı olarak öğrenilmelidir.


      Beceriler – Bildiklerimizi nasıl kullanırız

 

Üst düzey becerileri (ör. "21. Yüzyıl becerileri" olarak da bilinen "4 C" yani yaratıcılık, eleştirel düşünme, iletişim ve işbirliği bilgiyi derin öğrenme ve performans ile anlamayı göstermek için esastır. Bununla beraber, müfredat zaten içerik ile fazla yüklenmiştir ve bu durum öğrenciler için becerileri öğrenmeyi (ve öğretmenler için becerileri öğretmeyi) zorlaştırmaktadır. Ek olarak, eğitimciler için sağlam pedagojiler ve derin öğrenme deneyimleri ile bilgi ve beceriyi birleştirme konusunda destek yoktur. Fakat becerilerin en genel anlamda ne olduğu ve (projeler gibi) farklı pedagojilerin bunların edinimini nasıl etkilediği konusunda makul bir küresel fikir birliği vardır.

           Karakter – Hayatımızda nasıl davranırız ve nelerle meşgul oluruz

 

 Dünya genelinde, bilgi ve becerinin ötesinde niteliklerin de gelişmesine ihtiyaç duyulduğu giderek daha çok vurgulanmaktadır. Karakter eğitiminin genellikle vurgulanan üç yaygın amacı vardır – karakter eğitimi:

 

•      Hayat boyu öğrenme için bir temel oluşturur.

 

•      Evde, toplumda ve işyerinde başarılı ilişkileri destekler.

 

•      Küreselleşen dünyada sürdürülebilir katılım için kişisel değerleri ve erdemlerini geliştirir.

 

Bu boyutun farklı alanlarda çok farklı terimler dizini kullanması fikir birliğine ulaşmayı zorlaştırır. Karakter boyutu araç, tutum, davranış, inanç, haklar, zihniyet, kişilik, mizaç, değerler, sosyal ve duygusal beceriler, kavramsal olmayan beceriler ve genel becerilerin tamamını içerir. Karakter, bazen eğitim dışı çağrışımlar oluştursa da, bütün kültürler tarafından tanımlanabilen özlü ve kapsayıcı bir terimdir.

       Her biri kendi içinde geniş bir alanı kapsayan altı karakter niteliğine ulaşılması için dünya genelinden 32'den fazla çerçeve, araştırma ve geri bildirim üretilmiştir. Bu nitelikler kendilerinden diğer nitelik ve kavramların bağlanabileceği farkındalık, merak, cesaret, esneklik, etik ve liderliktir. Spor, keşif, macera gezileri gibi okul dışı ortamlarda da olması, karakter öğrenmenin zorluklarını artırır.

  

En İyi Nitelikler

İlişkili Nitelikler ve Kavramlar (Ayrıntılı Olmayan)

 

 

Farkındalık

Akıl, kişisel farkındalık, öz yönetim, kendini gerçekleştirme, gözlem, fikir,

 

bilinçlilik, şevkat, minnettarlık, empati, yardımsever, büyüme, ileriyi görme,

 

kavrama,  soğukkanlılık,  mutluluk,  huzur,  orijinallik,  dinlemek,  paylaşmak,

 

karşılıklı bağlantı, bağımlılık, birlik, kabul etmek, güzellik, duyarlılık, sabır,

 

sakinlik,  denge,  ruhaniyet,  varoluşçuluk,  sosyal  farkındalık,  kültürlerarası

 

farkındalık vb.

 

 

Merak

Açık görüşlülük, keşif, tutku, kendi kendini yönetme, motivasyon, girişim,

 

yenilik, coşku, merak, minnettarlık, doğallık vb.

 

 

Cesaret

Yiğitlik,  kararlılık,  metanet,  güven,  risk  alma,  sebat,  dayanıklılık,  zevk,

 

iyimserlik, ilham, enerji, canlılık, heves, neşeli olmak, mizah, vb.

 

 

  

Dirençlilik

Dirençlilik,  metanet,  azim,  beceriklilik,  cesaret,  öz  disiplin,  çaba,  gayret,

 

bağlılık, kendine hakim olma, öz saygı, güven, kararlılık, uyum yeteneği,

 

belirsizlikle başa çıkmak, esneklik, geri bildirim vb.

 

 

 

 

Ahlak

Yardımseverlik, insanlık, dürüstlük, saygı, adalet, eşitlik, adaletlilik, kibarlık,

 

fedakarlık, içlemcilik, tolerans, kabul etme, sadakat, dürüstlük, doğrululuk,

 

özgünlük, içtenlik, güvenilirlik, terbiye, dikkate alma, bağışlayıcılık, fazilet,

 

sevgi,  yardımseverlik,  cömertlik,  hayırseverlik,  fedakarlık,  ait  olma,  sivil

 

düşüncelilik, vatanseverlik eşitlik vb

 

 

 

 

Liderlik

Sorumluluk, fedakarlık, hesap verebilirlik, güvenirlik,

 

vicdanlı olma, bencil

 

olmama,  alçak  gönüllülük,  gösterişsizlik,  ilişki  yeteneği,  içe  bakış,  esin

 

kaynağı,  organizasyon,  görevlendirme,  rehberlik,  kararlılık,  kahramanlık,

 

karizma,  takipçilik,  yükümlülük  almak,  örnek  liderlik,  amaç  odaklılık,

 

odaklanmak, sonuç odaklılığı, kesinlik, yerine getirme, verimlilik, uzlaşma,

 

tutarlılık, sosyalleştirme, sosyal zeka, çeşitlilik, terbiyeli olma vb.

 

 

 

 

 

   Meta-Öğrenme – Nasıl düşünürüz ve uyarlarız

 

çerçevenin dördüncü ve son boyutu diğer üç boyutu içine alan boyuttur. Meta-öğrenme üzerinde düşünme ve öğrenmeyi adapte etme işlemleri ile ilgilenir. Meta-öğrenme hem kişinin tahmin, izleme ve değerlendirmesini kapsayan meta-bilişimi, hem de kişinin kapasitesi hakkında geliştirilebilir akıl yapısını içselleştirmeyi içerir.

 

Meta-öğrenme, hayat boyu öğrenme alışkanlıkları geliştirilmesi, diğer üç boyutun öğrenilmesi ve öğrenilenlerin orijinal konunun ötesine taşınabilmesi için esastır. Zaten en başarılı öğrenciler genellikle üretken ve doğru bir meta-öğrenme döngüsü kullanırlar. Bu boyutun teşvik edilmesi bütün öğrencilere tüm öğrenme alanlarında hayat boyu kariyerlerinde yardımcı olabilir. Sürekli ve artan bir şekilde adapte olabilmeyi gerektiren bir dünyada, genel olarak işleyip dolayısıyla sıklıkla ihmal etmek yerine, bu boyutun özellikle vurgulanması kritik önem taşır.

 

21. Yüzyıl İçin Eğitim Arayışı

 Tarihsel atalet müfredat tasarımında politika seviyesinin yanı sıra ilgili insan dinamikleri göz önüne alındığında şu ana kadar büyük bir karar verme faktörü olmuştur. Çoğu ülkelerin döngüsel politik istikrarsızlık yaşamaları, süreklilik olmadığından, sistemlerin politika seviyesinde iddialı bir şekilde yenilik getirmelerini zorlaştırmaktadır. İnsan dinamiklerine gelince, kararlar konu uzmanları tarafından gerçek dünyanın (ve disiplinin kendisinin kullanıcılarının) isteklerinden görece izole bir şekilde alınır, ve böylece kullanılan yaklaşımlar artımlı (ve belki de aşırı uyumlu) bir yapıdadır. Dünya çapındaki eğitimi dönüştürme çabalarının çoğu eğitimin 'Nasıl' olması gerektiği sorusuna odaklanır. Ama 'Ne' hakkında olan çalışmalar çok azdır. Eğitimin 21. yüzyıl öğrencilerinin ve toplumlarının ihtiyaçlarına uyarlanmış yenilikçi müfredata çok bir ihtiyacı vardır: Eğitim bu yüzyıl için amaca uygun mudur? Giderek daha zorlu olan bir dünyada, öğrencileri çok yönlü olmak konusunda eğitiyor muyuz?

 

Saygılarımla

 

Gürler SOYLU

Erkunt Mesleki Eğitim Merkezi Müdürü

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 14.02.2020 - Güncelleme: 06.11.2023 17:51 - Görüntülenme: 1593
  Beğen | 3  kişi beğendi